BURHAN DEMİRCİOĞLU
Osmaniye’da depremin arkası sıra çadırda mütezayit Atıfet Kıran, depremde hasar düz binanın yıkılacağını tez ederek kendisini evden görmek isteyen aile sahibini karakola şikayet etti. Kıran, “Şu an benim ikametgahımı sildirmek istiyor. Benim da bu yardımları alabilmem amacıyla bu ikametgah görünmesi gerekiyor. Biz şu dakika çadırda ikametgah alamayız. İkametgahımız silinirse heybet bizi görmeyecek, tanımayacak, biz depremzedelikten hamiş olacağız” dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illerden Osmaniye’dahi çadırda artan Atıfet Kıran, eş sahibi aracılığıyla evden çıkarılmak istendiği iddiasıyla şikayetçi oldu. Afet, şunları söyledi:
“FAMILYA ACİL YIKILACAK, ANAHTARI VER DEDİ”
“6 Şubat’ta depremi burada hissettim ego. Depremi burada yaşadım kızımla beraber, ruh hastası ayrımsız kızım var. Biz burada evi görüyorsunuz kolonlar patlak önce katta oturuyorum. Biz burada o depremi yaşadık, 6-7 Şubat’ta yağmurun altında dışarıda kaldık burada, komşularımla beraber. Bir Nice şahidim dahi var. Ondan bilahare üç ilkokul dönem geçti tığ çadıra geçtik, dışarıda kaldık. Çadıra geçtik Masal Parkı’nın orada devletin verdiği AFAD çadırlarına. Bunlar dedi kim ‘aile evgin yıkılacak anahtarı ver’. İşte hakeza hakeza evi eşyayı boşalt dedi. Ego birlikte bire bir depo buldum parasıyla cebren aşağılık benzeri meydan oraya eşyanın yarısını götürdüm yarısı burada kaldı. Kırk torba kömürüm, devletin verdiği bana kömür, antrparantez içeride yatağım damarlı çevrilmiş, bazı eşyalarımın çoğu namevcut. Hırsız mı girdi, yağmaladılar mı?
“İKAMETGAHIMI SİLDİRMEK İSTİYOR”
Şu dakika benim ikametgahımı sildirmek istiyor. Üstümdeki de Suriyeli onun ikametgahını sildirdi şu an ikametgahı hiç görünmüyor. Benim üstelik bu yardımları alabilmem amacıyla bu ikametgah görünmesi gerekiyor. Tığ şu an çadırda ikametgah alamayız. İkametgahımız silinirse çap bizi görmeyecek, tanımayacak, biz depremzedelikten hamiş olacağız. Tığ hiçbir yardım alamayacağız. Benim çocuğum zümre yardımı alıyor onu dahi alamayacak. Bu hak, hukuk, doğruluk mi? Ben bunun gereğinin yapılmasını istiyorum. Beni ikametgahımdan silmeye kalktığı üzere şikayetçiyim. Kendisi geldi çadıra çadırda girişlerde ‘Ihsan Kıyamet hangi çadırda oturuyor’ demiş. Kişi geldi anahtarı aldığında çıkmamı söyledi. Ego dahi o geceleyin cebren işçi buldu, o de bin liraya geldi tıpkı şeye yalvar yakar borca girdim beş bin lira. O şekilde ben küçük benzeri depo buldum parasıyla götürdüm. Bu kalanların bile kömürü ben satamam heybet yasaklamış onu. Onu dahi saha bulamadım ‘götür bunlar de kaldı’ dedi, sonradan götürürüm Ahmet amca dedim filhakika bakın mahalledeki kimse oturmuyor. Bana dediği şu, eşyalarını hıyanet icar mira bile mı veriyorsunuz? İçeride benim üç maaş kiram var. Dekontlarım var benim bankadan gönderdiğime dayalı. Kırk testis kömürüm yok benim. İçeride eşyalarım bulunmayan ve şu an benim ikametgahımı silmekle zılgıt ediyor. Ben gereğinin yapılmasını istiyorum. Bunun hakkında yasalı ne muamelat varsa görülmesini istiyorum.
“RUH HASTASI KIZIM VAR”
Yazışmalarımız birlikte kâin WhatsApp’ta ‘git, çadırdan ikametgah al’ diyor oğlu, bana iftira atıyor. 6-7’sine ben buradan ocak çıkarmışım. Depoda antre kameraları var. 20’sinde girdi o yük oraya. Ego elbette 6’sında 7’sinde zelzele olurken kayıt çıkarıyormuşum? Bunların hepsinin yazışmaları var. Konusunda çadırdan ikametgah almamı söylüyor, bire bir mantık mı var? evet ego tıpkı dul kadınım, tıpkı kızım var ruh hastası. Şu zaman ortada kalmışım, defolu yüzde 50 özürlü kardeşimi birlikte aldım, bir çadırın içindeyiz. Şu zaman biz perperişan durumdayken devletin konteyner yardımını alamayacağım ben. Kira yardımını alamayacağım mı? Sebep, kâmilen kendini açgözlülüğü yüzünden. Ego bire bir özdek diyemiyorum imdi yani. Türe, hukuk, adalet varsa eğer bize birlikte işlesin. Bu aile sahiplerinin yüzünden bu kadar kâfi yani. Bu afette, bu şeyde, günahtır CİMER’e de yazdım, şikayette bulundum evvel zira silinirse ben görünmüyorum ego tek müzaheret alamayacağım tek şey yapamayacağım ego.”
“DEVLETİN YAPTIĞI YARDIMLARI KENDİSİ KABUL ETMEK İSTİYOR”
Ihsan Kıyamet ifade tutanağında ise şunları aktardı:
“Sülale sahibim Ahmet Y. depremden sonra Osmaniye iline gelerek art kattaki özge kiracıların ocak yıkılacak olduğundan evi boşalttığını ve benim de boşaltmam gerektiğini söyledi. Elan sonra ise ego e- mehabet üzerinden yaptığım kontrollerde evimin ölçülü hasarlı olduğunu ve yıkılmayacağını gördüm. Ocak sahibim Ahmet Y. isimli nefer bana dalavere söyleyip evi boşalttırarak ikametgahımı sildirip, orada kendisinin kaldığını gösterip devletin yaptığı yardımları kendisine almak istemektedir. Ego şu an evim hasarlı olduğundan devletin kurmuş olduğu çadırlarda kalmaktayım ve bu yardımlara ihtiyacım bulunmaktadır.”
