Dünyanın en şişman besin ve meşrubat inovasyon fuarlarından SIAL, Fransa’nın başkenti Paris’te müstevli sonrası 119 ülkeden besin profesyonellerine kapılarını açtı.
Fuara bu yıl 345 firma ile katılan Türkiye, SIAL Paris’te bire bir düzenleyici aracılığıyla milli katılma düzenleyen ülkeler arasında birinci büyüklük oldu. Türkiye, umumi sıralama namına adlandırılan milli ve bireysel katılımcı sayısı ile metrekare toplamında ise İtalya ve İspanya’nın ardından 3’üncü nazik yabancı elçi talih namına açıklandı.
İki yılda bire bir gerçekleştirilen fuarın milli katılımlar için ayrılan bölümünde Türkiye stantlarını 36 yıldır İstanbul Tecim Odası (İTO) düzenliyor. Bu eş alanda Türkiye’nin ciharıyek yanından katılan 270 Türk firması sergilik açarken, 75 Türk firması birlikte SIAL’e farklı salonlarda ferdî stantlarıyla katıldı.
Bu yıl teması “Değişime cemaat ol” (Own the change) olarak belirlenen SIAL Paris’te Türkiye milli standı “genel gıda”, “bisküvi”, “çikolata”, “şekerleme”, “içecekler”, “dondurulmuş azık”, “azık takım ve teknolojileri”, “benzin ve süt ürünleri”, “cilt ve kümes hayvanları” ve “örgensel azık” kalkmak üzere 8 ayrı önsezi salonunda kayran alıyor.
Öte yandan, fuarda İTO’nun yayınladığı “İstanbul Mutfağında Ahenk ve Ezgi” kitabı üstelik SIAL ziyaretçilerine ve profesyonellere tanıtıldı.
Lezzetseverler, tatları, sofraları, ikramları, çeşnileri, kurumları, perhizleri, bayramları, kültürü ve tarihi üst planı ile İstanbul mutfağı üzerine vukuf aldı.
SIAL’da bu yıl ilk kez benzin ürünleri bölümünde birlikte Türkiye milli iştirak düzenlenmesi majör aynı gelişme olarak dikkati çekti. Ayrıca fuar idaresi, SIAL’e katılan ayrımsız Türk firmasının ürettiği zeytinyağını inovatif nişane namına seçti.
“beher ürüne daha çok ekleme ayar arttırma etmeliyiz”
Fuara devre içi katılan İTO Başkanı Şekib Avdagiç, matbuat mensuplarına yaptığı açıklamada, SIAL kadar 119 ülkenin katıldığı adeta tıpkı acun sofrasında milli ortaklık organizasyonları ortamında arz balaban yabancı katılımcı olmanın kurum donör olduğunu söyledi.
Birinciliğin, salgın sonrasında Türk girişimcisinin toptan rekabette sunma önde saha alma kararlılığının ayrımsız delili olduğuna dikkati çeken Avdagiç, “Tığ olmamış maddelerimizi kendimiz işleyip onlara derece katabiliyoruz. Altına kanmıyor, toprağa inanıyoruz. Anadolu bize vatan oldu, Rum bizi mümbit topraklarıyla doyuran temel oldu.” ifadelerini kullandı.
Avdagiç, “SIAL 1986’birlikte Türkiye milli katılımını kısaca 100 metrekarede 10 firma ile gerçekleştirmiştik. Bu marka fuara Türkiye adına milli iştirakimiz 1980’li yıllardan bu yana sürekli arttı. 2022’birlikte ise geçmişteki kamu çalışmaların grafiğini geçtik. SIAL’deki 36 yılımızın böylece bir sefer henüz gördük kim firmalarımız tarım ve azık sektörünü yüksek teknolojiyle buluşturulup, erdemli kaliteli, metin ürünler ortaya koyuyor. Bire Bir bambaşka ifadeyle gıdanın parçalanmamış süreçlerinde çalışkan olmamız memnuniyet donör.” diye niteleyerek konuştu.
Avdagiç, dünyanın Kovid-19 salgını ile alay malay baştan buluş ve global içtimai ağırbaşlılık periyodundan geçtiğine ve bu sürecin halen bitmeme ettiğine dikkati çekti.
Küresel besin endüstrisindeki gelişmelerin 2 konunun önemini yeniden hatırlattığını tamlayan Avdagiç, “Birincisi, azık potansiyelimizi sunma mebzul şekilde değerlendirmeli ve zirai hasılamızı artırmalıyız. Bu de ancak teknolojiyi gıda üretimine entegre etmekle mümkündür. İkincisi ise gıdada kendimize yetmek ya dahi üretimde bir numara yahut önce beşte yer almak yetmez. Ürettiğimizi işlemeliyiz, gelişigüzel birinde ürüne henüz çok melfuf değer arttırma etmeliyiz.” ifadelerini kullandı.
Azık sektörünün tamam sektörlerin başlatıcısı ve devamlılığı sağlayan yegâne seksiyon olduğunu belirten Avdagiç, dünyada 1 numaralı ruzname maddesinin besin olduğunu vurguladı.
Avdagiç, “Kovid-19 salgınıyla öğrendik ki gıda ve ona sınırlanmış tamam sektörler, günümüzün en ciddi sektörleri haline gelmiştir. İçinde idmansız husus temini vardır, enerji kullanımı vardır, atık yönetimi vardır, işleme ve ambalaj vardır, tekrar tevzi kanalları kabilinden birçok düzlük vardır.” dedi.
“Azık ürünlerinde güdük vadeli ihracat hedefimiz 30 milyar dolar sınırını sirayet etmek”
İTO Başkanı Avdagiç, abuhava değişikliğinin toptan azık güvenliği üzere yetişkin tıpkısı gözdağı olduğuna işaret ederek, “Bu tehdidin susuzluk ve sıcak dalgaları sebebiyle kahveden levrek balığına kadar toptan gıda fiyatlarını daha üstelik artıracağı görülüyor. Uzmanlara göre toptan ısınma 1,5 santigrat dereceye ulaşırsa, dünyadaki tarım arazilerinin yüzde 8’i tarım amacıyla yakışıksız arkaç ati.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin besin ihracatı rakamlarına değinen Avdagiç, 2021’de azık ürünleri sektörünün 22,2 bilyon dolarlık ihracat, 16,7 milyar dolarlık ithalat ile 5,5 milyar dolarlık aut ticaret fazlası verdiğini söyledi.
Türkiye’nin 48 bilyon dolarlık tarımsal hasılası ile dünyanın yeryüzü şişman 10’uncu ekincilik ülkesi konumunda olduğunu tamlayan Avdagiç, şunları kaydetti:
“Sektörde sonuç 5 yılda 1 milyar dolara yakın direkt ecnebi yatırım yapıldı. Türkiye 2022 yılının önceki 7 ayında 13,8 milyar dolarlık azık ürünleri ihracatı yaptı. 2022 yılında 2021 yılının mecmu dış satım rakamı olan 22 bilyon doların birlikte aşılacağını öngörüyoruz. Tarımda, gıdada üretim ve el işi potansiyeli ve kapasitesi Türkiye büyüklüğünde şişman olan tıpkı ülkenin, hayalleri üstelik iri başlamak zorunda. Bizim gıda ürünlerinde gücük vadeli dış satım hedefimiz 30 bilyon dolar sınırını sürümü olmak.”
