Sakarya’nın Kocaali ilçesinde hareketli Hatun Cinasoğlu ve Kerem Tunca kardeşler, 8 yıl geçmiş babalarından devraldıkları yorgancılık mesleğini ati nesillere germek amacıyla uğraş veriyor.

İlçede oturan Cinasoğlu (41) ve kardeşi Tunca (31), hemayar ustası babaları Kenan Tunca’nın 48 yıl geçmiş açtığı 70 metrekarelik dükkanda çırak kendisine işe başladı.

Zamanla kendilerini geliştiren abla cömert, babalarını 8 sene önce kaybedince paketlemek teknelerini birlikte sürdürme kararı aldı.

Pamuk, yün ve saten kumaşlardan halk işçiliğiyle ürettikleri yorgan, seccade ve çeyizlik ürünleri müşterilerine ulaştırmaya devam eden kardeşler, mesleği öğretecek şakirt bulamamaktan yakınıyor.

“Eskiler bu yorgancılığın değerini henüz bereketli biliyor”

Heybet Tunca, AA muhabirine, mesleği yapanların sayısının değme geçen dönüş azaldığını rapor etti.

Ablasıyla 8 yıldır dükkanı işletmeye bitmeme ettiklerini anlatan Tunca, usta ve şakirt bulamamaları durumunda gelişen teknolojik imkanlardan periferi mesleğin kaybolmasından keder ettiğini dile getirdi.

El işçiliği ürünlere rağbetin azaldığına dikkati çeken Tunca, “Eskiler bu yorgancılığın değerini daha gür biliyor. Demin yıpranmamış evlenecek olan dinç kardeşlerimiz, ‘Anne ne ister var, amade alırız.’ diyorlar. Amade alınan yorganlar silikonlu ve afiyet yönünden gani değil.” diyerek konuştu.

Tunca, mesleğin az çok büyük say, sabır ve birikim gerektirdiğine işaret ederek, şunları söyledi:

“Yorgancılık, detaylı işçilik gerektiriyor. Alışılagelen yorganlar var. Bire Bir günde iki evet bile üç skor dikebiliyorsun amma işçiliği fazla olan saten yorganları 3 ila 4 günde, bir haftada diktiğimiz zamanlar oluyor. Başlangıçta günde 10-15 saten hemayar satarken, demin yüzüne de bakmıyorlar.”

Özellikle yaz aylarında dar dışından ilçeye tatile gelen hemşehrilerinin derya oluşturduğunu anlatan Tunca, şöyle bitmeme etti:

“Kendileri burada kalmadıkları üzere evlerinde rutubetlenen yatakların yünlerini bize getiriyorlar, biz onları yeniden makine eliyle kabartıp gine dikiyoruz. Bunun dışında bulundukları illerde bu işi yapan ustalar olmadığından ve yaptığımız fiyatlar elan doğru geldiğinden, İstanbul’dan, Ankara’dan, Düzce’den gelen müşterilerimiz var.”

“Kendimi geliştirdim”

Yaklaşık 20 sene önceki çırak namına işe başladığını anlatan Bayan Cinasoğlu bile cet mesleğini süregelmek istediklerini söyledi.

Cinasoğlu, “İlk zamanlar babamdan öğrendiğim şekliyle ilerledim. Ilkin şablon kullanarak yaptığım işi, kendimi geliştirerek şablonsuz yapar ayla geldim.” diyerek konuştu.

Bayan Cinasoğlu, mesleğin ölmemesi için bakir çıraklar beslemek istediklerini sözlerine ekledi.