Çanakkale Boğazı’nın gazi muhafızı Seddülbahir Kalesi 18 Mart’ta açılıyor

Hars ve Turizm Bakanlığı Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığınca 2015’te restorasyonuna başlanan ve balaban ayrımsız inceden inceye çalışmaları tamamlanan Seddülbahir Kalesi, Şehitleri Yâd Haset ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. sene dönümünde açılacak.

Çanakkale Boğazı’nın girişini sahiplenmek üzere Osmanlı Padişahı 4. Mehmet döneminde yaptırılan Seddülbahir Kalesi’ndeki restorasyon çalışmaları tamamlandı.

Padişah 4. Mehmet’in annesi Hatice Turhan Padişah aracılığıyla 1659 yılında Boğazın girişini korumak amacıyla yaptırılan Seddülbahir Kalesi, dünya harp tarihine geçen Çanakkale Muharebeleri sırasında 12 tümden ile savunmaya katıldı. İngiliz ve Fransız gemilerinin henüz tıpkısı cidal durumu olmamasına rağmen Boğazın girişini koruyucu tabyaları 3 Son Teşrin 1914’te bombalamasının peşi sıra önceki şehitlerin verildiği kalede, 2015 yılının Haziran ayında başlayan restorasyon çalışmaları tamamlanarak mekân düzenlemelerine geçildi.

Büyük Zafer’in 108. yılında açılışı yapılacak kale, sair gazi kaleler Bigalı ve Kilitbahir gibi kıpırdak müze namına bakım verecek.

Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi Kayran Başkanı İsmail Kaşdemir, AA muhabirine, Türkiye’nin genişlik eke restorasyonlarından birinin daha sonuna gelindiğini söyledi.

Seddülbahir Kalesi’nin Boğazın lahzada girişinde düzlük düzlük tarihi tıpkısı mekan olduğunu belirten Kaşdemir, şöyle konuştu:

“Çanakkale Savaşları’nda nazik kahramanlıklara tayf ergin benzeri kermen. Şişman hatıraları içinde barındıran tarihin ecdadımızın bize yaşama olan yetişkin benzeri yapının yenileme çalışmaları tamamlandı. Bu tarihi mekanı inşallah bire bir tarihi yengi günümüz olan 18 Mart Deniz Zaferi gününde bilcümle birlikte hizmete açacağız. Seddülbahir Kalesi teferruatlı yıllar tarihe şahitlik etmiş, Çanakkale Boğazı’nda muhafızlık yapmış, hem Çanakkale Boğazı’nın hem de İstanbul’un güvenliğinde çokça eke ve faal cila oynamış ayrımsız tarihi mekan. Çanakkale Savaşları sırasında üstelik beribenzer büyük muharebelere hayal ergin ve kamet yazan yiğit Mehmetçiği dahi bağrında barındırmış ve Çanakkale’nin evvel şehitlerini verdiğimiz kayran olarak tarihe geçmiştir. Bizim amacıyla haddinden fazla kıymetli aynı yapıdır. Türk tarihinin sembol yapılarından birisidir.”

Kaşdemir kalenin, 17. yüzyılda, tıpkı avrat şehriyâr tarafından mensur ettirilmesi bakımından de farklı aynı özelliğe sahip olduğunu hatırlatarak şöyle devam etti:

“Hatice Turhan Sultan vasıtasıyla yaptırılan tıpkı savunma yapısı olması dahi bu kalenin özelliğini daha üstelik arttırmakta. Çünkü Türk tarihinde ender görülen konulardan birisidir. Bir hanımefendi, bire bir eş benzeri defans yapısına banilik yapmış. Yani tıpkısı defans yapısı yaptırmış. Zımnında Seddülbahir Kalesi bu yönüyle bile tarihi önemini ortaya koymaktadır.”

Restorasyonun sonuna gelindiğini tamlayan İsmail Kaşdemir, şöyle devam etti:

“2015 yılından beri bitmeme eden ayrımsız yenileme süreci. Hele restorasyonu özne eşhas haddinden fazla çalışkan ve çokça nadir insanlar. Çalışmış olduğumuz yetkililer, bilim kurulumuz, danışmanlarımız çok komple ve Türkiye’birlikte meze sahibi olan şahıslar. Haddinden Fazla coşkun, haddinden fazla görgüsüz ayrımsız iş ortaya koyduk. 8 yıl süren, tabiri caizse arada sırada iğneyle kuyu kazılan, arada bir ayrımsız taşı yerine yutmak amacıyla yüz kere güruh yapılan tıpkısı yenileme süreci yaşadık. Tarihi Alan Başkanlığı adına mutluyuz ki bu işin böylece bu kalenin gerçeklik yapısını ortaya çıkardık. Özgünlüğünü koruduk. Yenileme açısından bile hem Türkiye’üstelik hem bile dünyada yaşıt benzeri mücahede gerçekleştirdik.”

Kaşdemir, 18 Mart’ta Cumhur Reisi Recep Tayyip Erdoğan başta tevessül etmek üzere mehabet erkanının ve halkın katılımıyla tarihi mekanı açıp ziyaretçilere hizmet etmeye başlar arkaç tebliğ etmek istediklerini söyledi.

“Bu mekanları gelecek kuşaklara aktarmakla mükellefiz”

Kermen sayesinde ziyaretçilerin Çanakkale ruhunu hissedeceğini nâkil Kaşdemir, sözlerini şöyle noktaladı:

“Düz başkanlığı kendisine Çanakkale ruhunun doğmuş olduğu bu tarihi mekanları, Çanakkale ruhunun en son seviyede hissedildiği mekanları hem mevrut ziyaretçimize anlatmak, öncelemek hem da gelecek kuşaklara aktarmanın bilinci ve gayreti içerisindeyiz. Mevrut ziyaretçi hele bu kaleler içerisinde ayrımsız tarihte gezi yapacak. Tarihte ahit tüneli içerisinde tabiri caizse bire bir yolculuk yapacak ve burada Çanakkale’nin fedakarlığını, o Çanakkale’nin kahramanlığını Çanakkale’nin büyüklüğünü henüz gür anlamaklık imkanına topluluk olacak.”

Share: