Sivas’ta bulunan Serpincik Göleti’nin akarsu seviyesinde kuraklığın etkisiyle ricat oldu.
İl merkezine kısaca 10 kilometre uzaklıkta mevcut ve yapılan protokolle İl Özel İdaresinden belediyeye devredilen Serpincik Göleti akıbet yıllarda kuraklıktan etkilenen göller ortada saha aldı.
Çevre, Kentçilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Mustafa Doğan, AA muhabirine, Serpincik Göleti’nin baran ve kar sularının yanı sıra Ayakçı Deresi’nden gelen suyla beslendiğini söyledi.
Yeraltı kaynağı olmadığı ve kuraklık zımnında göletin kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirten Doğan, “Suyu azaldığı amacıyla aceleten çabukça kuruma noktasındaki ayrımsız göletimiz. Gölün suyunun bitmemesi amacıyla Ayakçı Deresi’ndeki sakat hakikat suyunun ait kurumlarca rehabilite edilmesi gerekiyor. Etrafta ekincilik yapan çiftçilerin üstelik düzenlenen sulama yapması gerekiyor.” dedi.
İnsanların çevreye ve doğaya balaban ölçüde beis verdiğine bel eden Doğan, “Maalesef eş olarak sulama politikamız yok. Sularımızı boşa akıtıyoruz, tarlaları ektiğimiz antlaşma her vahşi sulama yapıyoruz. Bu yabanıl sulamadan vazgeçilmesi, soylu erki sulamaya dönmemiz gerekiyor.” diyerek konuştu.
“Sıcaklık sorunuyla karşılaşıyoruz”
Lüks baran yağışlarının bir anda olması zımnında hem toprağın verimli tabakasının uymazlık gördüğünü hem de baskın namına nehirlere gitmesinden kıran benzeri faydası bulunmadığını anlatan Doğan, “Ahenkli yağış rejimi olması gerekiyor. Havayı, iklimi değiştirmemiz gerekiyor. Merdiven gazlarının artması, yabanıl sulama, suların boşa akıtılmasından etraf susuzluk sorunuyla karşılaşıyoruz.” ifadelerini kullandı.
İklim değişikliği ve ağır aksak sulama nedeniyle akarsu kaynaklarının azaldığını vurgulayan Doğan, şunları kaydetti:
“Sivas’ta DSİ Mıntıka Müdürlüğümüzce yapılan sulama barajlarından illa halkımızın ektiği ürünleri sulaması gerekiyor ama bu sulamayı yaparken da yabanıl sulama yaptıkları, tıpkı planlamaları olmadığı üzere, söz gelişi 20 metreküp akarsu gidecek ayrımsız toprağa katmerli derecede sulama yapıldığı antlaşma hem oradaki saf avlu hem de içindeki canlılar etkileniyor. Bir zamanda nehir kenarlarında ekilen arazilerde vahşi sulama yöntemiyle sulama yapılıyor. Buralarda geçer ilaçlar ve kimyasallar hem suya hem toprağa engel veriyor hem bile nehirlerimizin, göllerimizin suları azalıyor.”
