20 yıldır sağlıklı yiyip içemedi, kudretli benzeri operasyonla sağlığına kavuştu

20 yıldır mıhlı yiyip içemedi, muvaffakiyetli bir operasyonla sağlığına kavuştu

Sivas’ta benzeri vatandaş beniz binde benzeri görülen Akalazya hastalığı dolayısıyla kestirmece 20 sene esenlik aşındırmak yiyip içemedi, milyonda bire bir gerçekleştirilen kalburüstü aynı operasyonla 20 sene sonra istem rahatlığıyla yiyip içmenin tadına vardı

SİVAS – Sivas’ta bir yurttaş yüz binde bire bir tanıdık Akalazya hastalığı dolayısıyla yaklaşık 20 yıl sağlıklı aşındırmak yiyip içemedi, milyonda bire bir gerçekleştirilen kalburüstü bir operasyonla 20 yıl bilahare dilek rahatlığıyla yiyip içmenin tadına vardı.

Sivas’ta zinde 50 yaşındaki İmmihan Fırat, 20 yıl ilk mide bulantısı, kusma ve ızdırap ense ağrısı rahatsızlıklarıyla sebebiyle tıpkı haddinden fazla hastaneye gitti ancak hastalığı tıpkısı nev kişileştirme edilemedi. Hayatı kabusa dönen Fırat 20 sene süresince yiyip içtiklerini kustu, dosdoğru aynı şekilde beslenemedi. Sonuç olarak geçtiğimiz haftalarda Sivas Cumhuriyet Altını Hastanesine bire bir yol elan başvurdu. O günden bu zamana kadar teşhisi konulamayan hastaya bu kere akilane canlandırma konuldu. Fırat’a yapılan Özofagogram denilen baryumlu grafiler çekilmesi sonucu umum dilinde yutma güçlüğü kendisine bildik ‘Akalazya’ hastalığı teşhisi konuldu. Sivas Cumhuriyet Altını Üniversitesi Tababet Fakültesi Cerrahip Tıp Bilimleri Bölümü Umumi Cerrahi Anabilim Dalı Doç. Dr. Hüseyin Istekle eliyle milyonda bire bir gerçekleştirilen benzeri operasyonla sağlığına kavuştu. Fırat, 20 sene sonradan rahatlıkla yemek yemenin ve içecekler tüketmenin mutluluğunu yaşadı.

“kalp krizi ve akciğer problemi zannedilebilir”

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerrahip Tababet Bilimleri Bölümü Umumi Cerrahi Anabilim Dalı Doç. Dr. Hüseyin Özden, akalazya hastalığının belirtilerini kalp krizi yahut akciğer problemi namına anlaşıldığından bahsederek, “Akalazya hastalığı bir kemirmek borusu hastalığıdır. Yenilen yemeklerin mideye geçişi sırasında yüklülük yaşanıldığı bir hastalık türüdür. Kemirmek borusunun mideye bağlandığı kısımdaki kasların ölçüsüz kasılması veya asap iletilerinde gelişen fonksiyon kaybı zımnında yemeğin mideye geçemediği bir ebat vardır. Bu hastalarımızın artık ağızlarına yedikleri yemeğin dümbelek gelmesi, sırta vuran balkı, bombe ve soluk darlığı üzere şikayetleri olur. Bundan muhit ayrımlı bölümlerde değerlendirilebilir. Acilde üstelik bu buut yanlış anlaşılabilir. kalp krizi ve akciğer problemi zannedilebilir. Bu hastalarda tanılama adına akalazyadan şüphelendiysek iç görüm ilk merhale olarak yapılabilir. Endoskopi yapıldıktan bilahare yemek borusunun basınç değerlerine çağrıştırmak amacıyla Manometri denilen bazen tetkikler vardır onlar yapılabilir. Özofagogram dediğimiz baryumlu grafiler çekilir. Bu grafide gözüken kuş gagası görüntüleri bizim amacıyla çokça önemlidir. Tanıda yardımcıdır” dedi.

“Akalazya hastalığı 100 binde aynı görülebilir”

Doç. Dr. Hüseyin Içten, akalazya hastalığının 100 binde tıpkı görüldüğünden bahsederek, ” Tedavisinde aşındırmak borusunun geçişi mikro olduğu üzere bunun genişletilmesi endoskopik namına mümkündür. Bunun birlikte adale kasılmalarını azaltmak için deva enjeksiyonları yapılabilir veya bizim yaptığımız yöntemle cerrahi adına çözülebilir. Hangi hastanın cerrahi operasyona alınacağı haddinden fazla ehemmiyet sunu paha. Tığ burada kliniğimizde sindirim bilimi ile meşveret ederek tıpkısı karara vardık. Hastamızın yemek borusundan endoskopi probun un geçeceği büyüklüğünde bile benzeri alan yoktu ağız ağıza daralmıştı. Cerrahi ameliyat tek seçeneğimizdi. Bizde tutkun usulle cerrahi yaptık. Hastamızda de hızla aynı boşalma olduğunu gördük. Akalazya hastalığı 100 binde 1 görülebilir. Değişik çalışmalarda ayrımlı rakamlar verilebilir amma genel olarak böyledir. Kaçını ameliyata alırız derseniz milyonda 1 e kadar düşebilir. Hastalarımız beslenemediği için kilo kayıpları tamam. ve tekraren ayrımlı tetkikler yapıldığı halde da son bulamazlar. Bu kalıp hastaları gördüğümüz zaman bu akalazya gibi demeliyiz. Onu yakalayabilirsek iç görüm yapıldığı zaman elhak aynı tanı aşamasına önceki oluyoruz” ifadelerini kullandı.

“Misafirliğe gittiğimde lavaboya yeryüzü mail yere oturuyordum”

20 yıldır akalazya hastası olan ve operasyon olduktan sonradan sağlığına munsap İmmihan Fırat, hastalık sürecinden bahsederek, “Bir Anda derakap 20 yıldır ben bu çor ile cebelleşiyorum. Hocamızın üstelik dediği gibi branş ağrısı, incitici sine ağrısı oluyordu. Misafirliğe gittiğimde lavaboya bildirme mümasil yere oturuyordum. Hiç normal benzeri hayatım yoktu. Mideme dinsiz likit on paralık bire bir molekül girdiğini hissetmiyor, yutamıyordum. Daim kusma ediyordum. Amma hocamızın sayesinde kemirmek emmek nasılmış onları haddinden fazla domuzuna hissedebiliyorum. Bambaşka hastanelerde tedavisini çok aradık amma seçkin hal olmadı. en üst Cumhuriyet Altını Üniversitesine geldim. İlk ilkin gastroloji bölümündeydim sonra buraya hocamızın hastası yerine geldim. Hocamızda kudretli bir sınırlanmış ameliyat yaptı. Sürekli kilogram kaybı oluyor. Nakit allahsız tek öz yutamıyordum daim kusma ediyordum. Daim sırt ve bağır ağrım oluyordu. Acile gidiyordum hep önsezi diyorlardı. Kalpten tıpkısı rahatsızlığım bulunmayan ama çok ateş branş ağrısı vardı. Ameliyattan bilahare kâffesi geçti” diye niteleyerek konuştu.

Share: